İçerik

1-Medya tanıtımı yapılır.

    Her çeşit bilgiyi bireye ve topluluklara aktaran, eğlendirme, bilgilendirme, ve eğitme gibi 3 temel sorumluluğa sahip görsel, işitsel ve hem görsel, hem işitsel araçların tümüne medya diyoruz.

   Kişiler günlük yaşamlarında sürekli iletişim kurarlar. Çağdaş dünyadaki yaşam türü, kişileri iletişimin teknik araçlarına daha çok bağımlı kılmaktadır. Çünkü haberleri , düşünceleri, duyguları bildirir. Düşünceleri paylaşma , ya da karşılıklı alışveriştir.

   Görsel sanatları, müziği, tiyatroyu, baleyi, tüm insan davranışlarını kapsar. Bilgiyi yayar, eğitir, eğlendirir ya da bilgiye yönelik davranışlardır.
 Bunun sayesinde insanlar görerek, duyarak, okuyarak edindikleri bilgileri çevresindekilere de yansıtırlar. Bir kısmı destekler, bir kısmı tepki gösterirler.
 O medya aracına gösterdikleri güven oranında tutum ve tavırlarını değiştirirler.
 Seçilen bilgileri belleklerinde saklayıp daha sonra bunlara başvurabilirler.

   Görsel kanallar, yazılı araçlardan daha etkilidir. İnsanların çoğu televizyon karşısında haftada en az 15 saat oturuyorsa, yazılı basın için günde 15 dakika bile oturmuyor. Çoğu TV programları yönlendirici, paylaşımcı, katılımcı işler. Bunlar daha çok sayıda alıcı veya hedef kitleye iletilir.

   Çoğunlukla “beyin yıkama” gerçekleşir. Gazetelerin yerini televizyon alırken , yerel haberler için gazeteler en önemli kanal görevini üstlenirler.

   Medya’nın temel görevi şunlar olmalıdır: Bilgilendirme, yönlendirme, eğitme, duyguları dile getirme, toplumsal ilişki kurma , eğlendirme, uyarma .


 

2-Medya, Toplum ve Kültür arasında bağlamlar kurulur.

   Medyanın toplumun yapısı, kurulu düzeni ve bireyler arası ilişkilerin niteliği ve şekli üzerinde yeniden yorumlayıp, düzenleyici ve şekillendirici bir etkisinin olduğunu medya konusunda yapılan araştırmalar açıkça göstermektedir.

   Öte yandan medyanın bireyler ve toplum açısından çok önemli iletişim hizmetleri yerine getirdiği yadsınamaz bir gerçektir. Fakat bununla birlikte, madalyonun bir de öteki yüzü vardır ki medya, çok güçlü bir propaganda silahı ve beyin yıkama aracıdır. Kimi zaman medyanın gücü ve etkisi, ulusal kültürü ve ulusal birliği tehditedecek boyutlara ulaşabilmektedir. 




3-Medya ve Ekonomi hakkında bilgi verilir.

  Medya çevresine maddi nedenler ve ham madde ihtiyacı nedeniyle bağımlıdır.Öte yandan çevresi ise,görüşlerini ve düşüncelerini geniş halk kitlelerine ulaştırabilmek için medyaya ihtiyaç duyar.Medyanın halkın sesi,gözü ya da kulağımı olduğu hep merak edilir.Yoksa medya toplumdaki güçlü grupların sesini duyuran bir araç mı olduğu da en az diğeri kadar merak edilmektedir.Çok açık olan bir gerçek şudur ki;medya çok önemli toplumsal bir güçtür.Toplumsal yapı içinde güç,servet ve prestij elde etmenin son derece etkin özellliklerini içeriğinde barındırır.Günümüz dünyasında,medya-
 nın bu denli güçlü olması ve politika alanında oynadığı böylesine önemli roller nedeniyle,politikacılar ve siyasi partiler medya ile olan ilişkilerine büyük bir önem ve öncelik tanırlar.Zaman zaman Türkiye de o kadar inanılmaz şeyler olabiliyor,fakat medya daha az değişime kapalı olduğu için her şeyi halka yansıtamıyor.Medya ayrıca değişim konusunda pozisyonuna çok fazla güvenen ,bu yüzden değişimini sağlayamayan ,özeleştirisini yapamayan bir kurum olmaktadır.Düşen tirajlardan da bu anlaşılmaktadır.İzlenme oranlarından da görülmektedir.Bundan çok daha önemli bir takım başka göstergeler var medyanın toplumla ilişkisinde.Günümüzde medyanın siyasal,ekonomik &editoryal bağımsızlığının yazılı basın tirajlarında düşüşe neden olduğu bilinmektedir.

 

4-Medya etiği hakkında bilgi verilir.

  Medya etiği toplumun bütünü ve tek tek bireyler için yaşamsal önem taşıyan kurallar ve bireylerin kişisel varlıklarıyla kitle iletişim araçlarının karşılıklı konumlarını, ilişkilerini, uzlaşmalarını ve çatışmalarını ve medyanın çalışmalarının toplumun beğenileri ile ilgili boyutunu kapsamaktadır.

   Medya etiği kapsamında çoğunlukla, kitle iletişim araçlarının yayınlarının toplum etiği ile örtüşüp ötüşmediği; toplumsal değerlerle çelişen noktaların hangi biçimde ortaya çıktığı, ortaya çıkan sorunların medyadan mı yoksa toplumdan mı kaynaklandığı; kimin sorumluluklarını yerine getirmediği konuları işlenmektedir.


   Yaşamın içindeki her konu kitle iletişim araçlarının kullanabileceği bir hammadde olduğu için dünyanın gündeminde yer alan bütün toplumsal olaylar, savaşlar, insanlık suçları, başarılar, gösteriler v.b. medya etiği kapsamına girmektedir. Medya etiği kuramsal olarak, toplum ahlakının, toplumu düzenleyip, uyumlu bir düzen içinde yaşamasını sağlamakta gördüğü işlevi kitle iletişim araçları üzerinde sağlamaya çalışmaktadır.

 

5-"Nasıl Medya Okuryazarı Olunur?" sorusuna birer cümle ile cevap alınır.

 Soru cevap tekniği kullanıldığı için öğrenciden gelen cevaplar bir bir tahtaya yazılır.

kaynak: Yılık plandan derlemeler. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder